top of page

Bir İşyerinde İş Sağlığı Ve Güvenliği Kültürü Nasıl Oluşturulur

  • Yazarın fotoğrafı: Oktay Tan
    Oktay Tan
  • 13 Nis
  • 6 dakikada okunur



İş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşması, çalışanların bilinçli hareket etmeleri, işverenlerin ise güvenli bir çalışma ortamının sağlanmasıyla mümkündür.

Şüphesiz ki, işyerinde İş sağlığı ve güvenliği kültürünü tesis etmek işverenlerin veya vekillerinin sadece her kişinin görebileceği yerlere tabelalar asmak veya ara sıra e-posta yoluyla hatırlatmalar göndermek anlamına gelmez. Çalışanların da potansiyel iş sağlığını ve güvenliği tehlikeleri hakkında endişelerini dile getirmekten çekinmemesidir. Yönetim de uygun, etkili ve sürdürülebilir çözümler bulmak için çalışanlarla aktif olarak işbirliği yapmasıdır.

İşte bu yüzden İş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşturulması için önce “İş sağlığı ve güvenliği kültürü” nedir önce onu tanımlanması gerekir;

İş sağlığı ve güvenliği kültürü, güvenlik inançlarına, değerlerine ve tutumlarına yüksek düzeyde önem veren bir organizasyon kültürüdür ve bunlar şirket veya iş yerindeki insanların çoğunluğu tarafından paylaşılır.

Ayrıca, bu konudaki farkındalığı artırarak riskleri proaktif bir şekilde azaltabilecek uygulamalara çözüm getirir. Daha da önemlisi, her çalışanın bulunduğu çalışma ortamında yer alan herkesin refahını korumasını sağlar.

Peki yararları var mıdır? Elbette vardır.

İşyeri güvenliği kültürü, işyerinde uygulanan kurallara (yöntem talimatlarına) sıkı sıkıya uymanın ve bunlara bağlı kalmanın ötesine geçmesidir. Yani, çalışanların kendi refahlarını üstlenmelerini ve çevrelerini korumaya yönelik daha proaktif bir yaklaşım aşılamaya odaklanmasıdır.

İşyerinde İş sağlığı ve güvenliği kültürü oluşturmanın bazı yararları şunlardır:

  1. Çalışan korundukça kişinin işine motive olması sağlanır:

    Birleşmiş Milletler'e göre her yıl üç milyona kadar insan, işyerindeki yaygın tehlikeler nedeniyle yaralanmakta ve hastalanmaktadır. Gerçek olan şu ki, bu tehlikelerin birçoğu önlenebilir veya engellenebilir olması. İşyerinde İş sağlığı ve güvenliği kültürünün oluşturulması bu sorunları önemli ölçüde azaltır ve çalışanların daha mutlu ve motive olmasına katkı sağlar.

  2. Çalışan korundukça üretimde daha fazla verimlilik ve üretkenlik sağlanır:

    Kendini çalıştığı ortamda güvende hisseden çalışanlar, işlerini daha özgüvenle yaparlar. Dolayısıyla çalışanlar, işverenlerinin sağlık ve güvenliklerini ciddiye aldığını hissederse, işlerine daha fazla katılmaları yükselir, bu da onların moralini yükseltir ve imalatta üretkenliğini artırır.

  3. Çalışan korundukça işverenin itibarı artar ve rekabet avantajı sağlanır:

    Çalışanlarının sağlığına ve güvenliğine olan bağlılıklarını gösteren işletmetler toplum nezdinde daha güvenilirdir. En iyi yetenekleri çeker ve elde tutarlar ve bunun sonucunda daha fazla tüketicinin güvenini ve sadakatini kazanırlar ve müşterileri ile diğer işletmeleri çalışmaya teşvik ederek iyi bir itibar kazanabilirler.

  4. Çalışan korundukça işe giriş ve çıkış sayılarında azalma olur:

    Çalışan devir oranını en aza indirmeye, işe alım maliyetlerinden tasarruf etmeye ve yetenekleri elde tutmaya yardımcı olabilir.

  5. Çalışanlar korundukça işyerinde kazaları önlemek için proaktif önlemler almak kolaylaşır:

    Çalışanlarının sağlığına ve güvenliğine önem verilirse, çalışanlar korunmuş ve sağlık ve güvenlik bilincine sahip bir kültür geliştirilmiş olur. Böylece işyerinde iş kazalarında ve dolayısıyla işgücü kaybında azalma görülür.


Nereye gittiğinizi (veya nerede olduğunuzu) bilmiyorsanız herhangi bir yolculuğu tamamlamanız zordur. Öncelikle, çalışanlar ile anket yaparak ve onlarla birlikte çalışarak, güvenliğe yönelik mevcut tutumlarını ve kuruluşunuzun işyeri tehlikelerini ne kadar etkili bir şekilde ele aldığına dair düşüncelerini belirleyerek etkili bir güvenlik kültürünün temellerini atmalısınız. Daha sonra bu bilgileri, işletmenizin takip edeceği bir güvenlik kültürü yol haritası oluştururken kullanabileceğiniz hedefler belirlemek için kullanın. Bu bir vizyondur. Paylaşılan bir vizyon, herkesin gemide olduğundan ve kendilerinden ne beklendiğini bildiğinden emin olmanıza yardımcı olacaktır.

Bu vizyonun gerçekleşmesi için dört temel bileşene dayanması zorunlu görülmektedir. Tüm bunların bir araya getirilmesi, işyerinde çalışan her bir kişisini koruyan canlı, duyarlı ve üretken bir ortamın yaratılmasına yardımcı olacaktır.

Güçlü bir güvenlik kültürüne sahip bir işyerinin unsurları şunlardır;

  1. Yönetimin kararlılığı ve liderliği (İşverenin İş sağlığı ve güvenliği desteği)

    İşletme sahipleri, yöneticiler, İşgüvenliği Uzmanı, İşyeri Hekimi ve üst düzey yönetimin diğer kişileri, tüm iş sağlığı ve güvenliğini teşvik edecek çabalarını aktif olarak desteklemesi gerekir. İşverenler ve yöneticiler, aldıkları her kararda ön saflardaki çalışanların refahını ön planda tutmanın yanı sıra, bunu sürdürmeye yönelik faaliyetlerde de bulunur. Bunun için, işveren ve yöneticiler, İş sağlığı ve güvenliğini öncelikli konu olarak görmeli ve tüm çalışanlara bunu göstermeli, çalışanların sağlığı ve güvenliği için gerekli ekipmanları temin etmeli ve düzenli olarak kontrol etmelidir.

    Bu kişiler kararlarında ve eylemlerinde güven örneği sergilediklerinde, çalışanların da çalışma şevkinin arttığını göreceklerdir.

  2. İşverenin İş sağlığı ve güvenliği politikası ve prosedürleri

    Bir şirketin güvenlik kültürünü sürdürmek için net ve iyi tanımlanmış bir dizi politika ve prosedür geliştirmek hayati önem taşır. Şirketin iç kuralları ve yönetmelikleri, şirketin güvenlik uygulamalarını ve standartlarını açıklar. Bu yüzden çalışanlar, sorumluluklarını daha iyi anlayabilir ve riskleri azaltmada daha proaktif olurlar.

  3. Çalışanların katılımını sağlama

    İş sağlığı ve güvenliği kültürü bir öncelik olduğunda, çalışanlar kendilerinin değerli ve saygı duyulan bir kişi olarak hissederler ve bu da daha yüksek düzeyde katılım ve iş memnuniyetine yol açar. Olumlu bir güvenlik kültürü ayrıca çalışanlar ve yönetim arasında güveni teşvik ederek daha işbirlikçi ve destekleyici bir çalışma ortamına katkıda bulunur. Nitekim, 6331 sayılı İş Sağlığı Ve Güvenliği Kanunu’nun 18. maddesi ile çalışanların görüşlerinin alınması ve katılımlarının sağlanması konusunda işverenlere önemli görevler yüklemiştir.

    Bu bakımdan güven ve karşılıklı iletişim, güvenlik kültürünün temelini oluşturur. Bu sayede çalışanlar, herhangi bir sorun veya endişeyi misilleme korkusu olmadan dile getirebilir ve önerilerde bulunabilir. Bu arada olası tehlikeleri ve güvenlik ihlallerini bildiren çalışanlar teşvik edilirse iyi olur.

    Etkili bir işyeri güvenlik kültürü iyi iletişime dayanır. Örneğin, ekip toplantıları sırasında güvenliği tartışmak için özel bir zaman ayırmak, herkesin prosedürleri anlamasını sağlar ve dolayısıyla bu yararlı adımlara uyulmasını teşvik eder. Güvenliğe yönelik daha olumlu yaklaşım, küçük olayları veya kazaya yakın durumları tespit etmeyi ve raporlamayı ve uyarıları yönetmeyi kolaylaştırır. Yönetim ile çalışanlar arasındaki diyaloğun teşvik edilmesiyle güvenlik herkes için merkezi bir endişe haline gelir.

    Özet olarak çalışanları, sağlığını korumak ve yaralanmamak için önlem alma süreçlerine dahil ederek, sorumluluk ve sahiplenme duygusu yaratılır. Bu da, İş sağlığı ve güvenliği prosedürlerine ve düzenlemelerine uyma konusunda güçlü bir isteğin artmasına yol açar.

  4. Sürekli iyileştirme

    Güçlü bir iş sağlığı ve güvenliği kültürü dinamiktir ve zamanla gelişir. Bunun için sürekli geri bildirim ve adaptasyonu teşvik etmek, iyileştirmeleri sürdürmek ve ortaya çıktıkça yeni zorluklarla başa çıkmak önemlidir. Çünkü, çalışmalar sırasında yeni riskleri ortaya çıktıkça daha katı kurallar ve düzenlemeler ortaya çıkar. Tüm bunlara ayak uydurmak ve istenen bir güvenlik kültürünü sürdürmek için işletmeler politikalarını ve İş sağlığı ve güvenliği Prosedürlerini iyileştirmenin yollarını her zaman bulması gerekir.

İşyerinde çalışanların sağlığını ve güvenliğini iyileştirmede tehlike tanısının konulması, önleyici güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını kolaylaştırır. Bunun için;


a. Yaralanmaya ve işe bağlı hastalıklara neden olacak riskleri mutlaka baştan değerlendirilmesi tehlike tanısının konulmasını ve önleyici güvenlik tedbirlerinin uygulanmasını kolaylaştırır. İşyerini değerlendirmek, hangi düzenlemelerin daha iyi uygulanması gerektiğini, hangi düzenlemelerin yapılması gerektiğini ve hangi çalışma yöntemlerinin iyileştirilmesi gerektiğini vb. anlamanızı sağlar.

b. Çalışma alanında yapılan çalışmalardan dolayı yaralanma ve işe bağlı hastalık olmaması için hazırlanmış yöntem talimatlarına uymanız gerekir. Zira, risk değerlendirmesi tamamlandıktan sonra, çalışanların korunması somut eylemleri içerir, örneğin; işyerinde çalışanların baret, iş eldiveni, gözlük, maske, çelik burunlu ayakkabı gibi KKD’leri kullanması sağlanır. Kişisel koruyucu ekipmanların düzenli bakımı yapılır, eskiyen veya zarar gören ekipmanlar yenilenir.

Tehlikeli makinelerin ve ekipmanların güvenli kullanımı için yöntem talimatları oluşturmanız gerekir. İş yerinde kaygan zeminler, düşme riski olan alanlar ve yüksekten çalışma gibi tehlikeli bölgeler, uygun uyarı levhaları ile belirlenir.

Tekrarlanan işleri azaltacak çareler araştırılırsa, işyerinde ergonomik ekipmanlar sağlanır. Örneğin, engelli hareket kabiliyeti olan standartları karşılamak için uyarlanmış tuvaletler, erişim rampaları veya kılavuz raylar gibi özel ekipmanların kurulur.

c. Küçük veya büyük fark etmeksizin tüm işyerlerinde bu kültürün yerleşmesi, yönetimin çalışanlarını sürekli eğiterek bir arada çalışması ile mümkündür. Bunun için işe yeni başlayan her çalışana kapsamlı bir iş sağlığı ve güvenliği eğitimi verilir, mevcut çalışanlara periyodik olarak tazeleme eğitimleri düzenlenir. Yangın, ilk yardım, acil durum tahliye planları gibi konularda uygulamalı eğitimler yapılır. Ayrıca, iş kazaları ve işe bağlı hastalıklar hakkında bilgilendirici afişler ve görseller kullanılır.

Bu amaca ulaşmada iş sağlığı ve güvenliği programının uygulanması etkilidir. Bunu başarmak için eğlenceli ve ilgi çekici eğitim materyalleri hazırlamak, belirlenen riskler üzerine temalı atölyeler düzenlemek, şirket içi kuralları birden fazla dilde yayınlamak, yeni çalışanlara eğitim kursları sağlamak vb. fikirler arasında sayılabilir.

d. Güvenlik kültüründeki başarıları kutlayın, örneğin güvenlik kilometre taşlarına ulaşmak veya yeni güvenlik girişimlerini başarıyla uygulamak. Aynı zamanda, aksilikleri öğrenme fırsatları olarak görün ve bunları daha fazla iyileştirme yapmak için kullanın. Örneğin, küçük bir olay meydana geldikten sonra, yönetim olayı inceler ve bulguları güvenlik prosedürlerini geliştirmek için kullanır.

e. Bir İş sağlığı ve güvenliği kültürü statik değildir. Sürekli olarak değerlendirilir. İş sağlığı ve güvenliği denetimleri ve gözlemleri işyerindeki çalışanların sağlığı ve güvenliği için yapılması gereken uygulamaları ve davranışları değerlendirmeyi içerir. Denetimler, güvenlik politikalarını incelemeyi, ekipmanı denetlemeyi ve çalışma uygulamalarını gözlemlemeyi içerebilir. Gözlemler, kuruluşun güvenlik politikaları ile gerçek uygulamalar arasındaki boşlukları belirlemeye yardımcı olabilir.

O halde, işyerinde düzenli iş sağlığı ve güvenliği denetimler sürekli yapılmalı ve eksiklikler giderilmelidir. Böylece kaza ve olay kayıtları tutarak ve her olaydan ders çıkarılarak tekrar yaşanmaması için önlemlerin alınması sağlanır.

f. Güvenli davranışları tanımak ve ödüllendirmek, güvenliğin önemini pekiştirir ve çalışanları güvenli çalışma alışkanlıklarını uygulamaya devam etmeye motive eder. Güvenli davranışları ödüllendirme resmi veya gayri resmi olabilir ve ödülleri, ikramiyeleri veya ücret yükseltilmesini içerebilir.


Sonuç: Olumlu bir İş sağlığı ve güvenliği kültürü neleri başarır?

İş sağlığı ve güvenliği kültürünün gelişmesi için atılan bu adımlar, İş sağlığı ve güvenliğinin sadece prosedürler ile değil, işyerinde bir alışkanlık ve bilinç haline gelmesi ile sağlanır. İşletmeler, iş sağlığı ve güvenliği kültürüne öncelik vererek çalışanların değerli, desteklenmiş ve yeteneklerinin en üst seviyesinde performans göstermeleri için motive edilmiş hissettikleri bir çalışma ortamı yaratabilirler. Sonuçta bu durum, işverenin çalışanlarının çıkarlarını önemsediğini gösterir.

Olumlu bir iş sağlığı ve güvenliği kültürü yalnızca kazaları ve yaralanmaları azaltmakla kalmaz, aynı zamanda üretkenliği, çalışan moralini ve genel iş başarısını da artırır. Yani bu her açıdan kazan-kazan durumudur. Paydaşlara sağlık ve güvenliğe yatırım yapmanın yalnızca kendi başına iyi olmadığını, aynı zamanda nihai olarak kar marjına da katkıda bulunduğunu hatırlatır.

Ayrıca, olumlu bir iş sağlığı ve güvenliği kültürünü teşvik etmenin tek seferlik bir çaba değil, devam eden bir süreç olduğu da unutulmamalıdır. Bu bakımdan, işletmeler güvenlik performanslarını düzenli olarak değerlendirmeli, çalışanlardan geri bildirim almalı ve herhangi bir sorunu ele almak ve güvenlik programlarını iyileştirmek için harekete geçmelidir.


Bu adımları uygulamaya koymayı mı düşünüyorsunuz? Bilgi birikiminizi bir üst seviyeye taşımak için bizimle görüşmenizi öneririz. Katkılarımızdan hiçbir ücret istemiyoruz.





 
 
 

Yorumlar


bottom of page